16 Aralık 2013 Pazartesi

Çilekli Sakız



Ona içimden geldiği gibi, duygulanarak okuyacağını bildiğim tek bir satırlık mesajlar yazmayı, ay dönümlerinde uzun uzadıya mail atmayı, beraber seyahat etmeyi, konserlere gitmeyi, kavga etmeyi, gözlerim açık öpüyorum diye kavga etmeyi,ilklerimi- ilklerini birlikte yaşamayı, sonrasında ilklerimizi yazmayı, sevmeyi sevilmeyi belki de sevişmeyi özledim. Bunları içinden gelerek yaptığım o eşsiz günleri özledim.

Ve şimdi ikimiz çok ayrı yerlerde. Aramızda okyanuslar, kıtalar var. Üstelik ayrılalı aylar, yıllar geçmiş. O GEÇMEMİŞ GİBİ.

Çünkü ben ne zaman çilekli sakız kokusu duysam, onu hatırlar özlem dolarım. Çünkü bizim ilk çiğnediğimiz sakız (tabiiki bir değil) çilekliydi. Ve benim tepkim "bu ne ya çok şekerli fakat kokusu çok güzeeel."di. Çünkü onun kokusundan sonra ilk aldığım koku, çilekli sakız kokusuydu.

Ne tuhaf. Sanki hiç yaşanmamış gibi hayal gibi. Oysa hafızama o kadar net kazınmış şeyler var ki.. Çilek kokusu duyunca açığa çıkması bu yüzden.

17 Ekim 2013 Perşembe

Bayramdan Hallice


Blogu açalı ve yazmaya başlayalı zaman olmasına rağmen hep bir soluklanma yaşıyorum. Neden bilmiyorum, çok üşengecim sanırım. İnsan kendiyle yüzleşmeye bile üşeniyor.

Tabii bu süreçte hafif çaplı bir gribal enfeksiyon geçirmem de etkili.

Neyse bayram tam tadında geçiyor. Aile saadeti, sülale ziyareti filan herkesin keyfi yerinde. Tatil bitimi derslerin can sıkıcı hal alacağından bir haber herkes. Oysa ben farkındayım, ee icraat var mı? Yok, üşengeçlikten.

3 Eylül 2013 Salı

His, heyecan.



Garip hisler var içimde.
Adlandıramadığım... 
Sınıflandıramadığım.
 Neden böyle olduğuna dair minicik bir fikrim de yok. 
Sanırım, yeni başlangıç heyecanı benimkisi.

1 Eylül 2013 Pazar

Nerden Başlasak?

Anlatmaya bir şekilde başlamam gerek galiba.

Aile olarak;
Mutlu bir ailem var diyebilirim. Her ailede olduğu gibi ufak tefek sorunlar yaşanıyor. Huzur varsa o aile tamamdır zaten, çok şükür o da var :) 3 kardeşiz. Bir ablam ve bir erkek kardeşim var. 3 halam aynı zaman da 3 de teyzem var,(dayı ve amcada var ama pek ilişkimiz yok) bolca kuzen de mevcut anlayacağınız.

Arkadaş olarak;
Sayamadığım kadar çok arkadaşım var. Aslında arkadaş demek, birçoğunu yüceltmek olur ama tanıdık çok, birçok şehirde bir ortamım olduğunu söyleyebilirim. İstanbul, İzmir, Ankara, Mersin, Eskişehir diye gider..

Sevgili olarak;
Tam olarak 2 buçuk senedir sevgilim yok. Bunun sebeplerini özel olarak anlatıcam.

Dost olarak;
Başta annem, sonra ablam, ardından 2 kuzenim ve 3-4 tane de eşsiz arkadaş ekleyebilirim listeye.

Pet olarak,
Kediyi de köpeği de çok severim. 9 yıldır köpek besliyorum hatta.

Beklenti olarak;
Kendimden çok şey bekliyorum. Dil öğrenmek, kilo vermek, yeni uğraşlar bulmak, tahammül edebilmeyi öğrenebilmek....
Ailemden sadece motivasyonumu kırmamalarını,
Dostlardan beni yalnız bırakmamalarını
Ve geçmişte beni paramparça edenlerin bir şekilde mutsuz olduğunu görmek istiyorum.
Mutlularsa tabii.
Rehber öğretmen de olsam, akademisyen de, ofis de açsam istediğim şey bir başka yeni şehirde yaşamak.


Aycan'a bloguma dokunuşundan dolayı teşekkür ederim.

30 Ağustos 2013 Cuma

Merhaba Yeni Dünyam



Gerçek adım Beril, Tarsusluyum ama en son ne zaman gittiğimi hatırlamıyorum bile. O kadar Tarsusluyum anlayacağınız.... Yanılmıyorsam bir cenaze için gitmiştik en son.

21 yaşında, PDR öğrencisiyim. Aslında yeni başlıyorum. İngilizce ekonometri okumayı denedim, başarılı olamayınca kendimi PDRye attım diyebilirim. Kişisel gelişim meraklısıyım.

Deniz sevdalısıyım, bu günlük niye açıldı peki? Öncesi de vardı, ama kendimi sadece birine karşı ele verdim. Ve sonu hoş olmayan yerlere gitti, bundan dolayı ondan da gizlenmeyi tercih ettim diyebiliriz.

Aktif yazar olabilir miyim bilmiyorum, ama amacım yeni bölümümle kendime çeki düzen vermek olacak. Gerçekten kendime gelmeye ihtiyacım var, gerek fiziksel, gerek psikolojik.

O zaman kısaca merhaba yeni dünyam! Ben geldim.

Not: Rita'nın Şarkısı Çetin Tekindor'un bir oyunudur. Rita karakteriyle ilgili değil de isme sempati duymamdan bu isim.